19 Ekim 2010 Salı

Seyyah Arafta Gerek

Evet ilk yazımda blog başlığını açıklamak en doğrusu olur sanırım. Ya da açıklamaya çalışmak..
Yurt dışına çıktıktan sonra bir Elif Şafak merakıyla başladı aslında her şey (Bu zamana kadar popüler olana direnme huyumdandır ki hiç elime almışlığım yoktu herhangi bir Elif Şafak kitabını). Henüz "Araf"ı okumamış olmama rağmen duyduğum kadarıyla yurt dışına öğrenci olarak çıkan bir Türk'ün hikayesi, kültürel farklılıklar, arada kalmışlıklar bahsediliyormuş kitapta. İşte böylece ne zamandır ben de yazsam bir yerlere not etsem ne güzel olur derken bugüne nasipmiş. En sevdiğim kelime "seyyah"ın yanına çok da güzel gitti bence.
Bugünden itibaren kendi arada kalmışlıklarımı, başımdan geçenleri, gözlemlerimi ya da aklıma gelen herhangi aptalca bir şeyi buralara yazacağım sanırım.
Bi yandan da niye herkese anlatıyorum sorusunun cevabını arıyorum, daha doğrusu karar aşamasındayım.
Sanırım isimsiz olmasını tercih ederim ama daha gizlilik ayarları vesaire kurcalamadım.
Bir diğer konu da güzel Türkçe'mizi katlederek mi yazıcam yoksa tüm imla kurallarına, büyük-küçük ünlü uyumuna uyacak mıyım karar veremedim daha.. Görücez bakalım..

Kalın Sağlıcakla (nası bi kelimeyse sağlıcak)